Kendini Unutan İnsan

Kendini Unutan İnsan

(0) Yorum - 0 Puan
Yazar / Mağaza
Stok Adedi
99 Adet
Stok Kodu
LS0474
Stok Durumu
Stokta Var
Yayınevleri
Fiyat
12,34 USD + KDV
%20 indirim
12,34 USD
9,87 USD

Kendini Unutan İnsan, düşünce ve sanat aracılığıyla kesinliğe evrilen, mekanikleşen, katı duvarlar arasına hapsedilen yaşama bir itiraz niteliğinde. Kapitalist modernitenin gölgesinde kalan kadim bilgeliği yeniden aydınlığa taşıma çabası içerisinde olan Leyla Atabay, düşünce tarihinin birçok durağına uğruyor. Platon’un, Aristoteles’in, Hegel’in, Marx’ın, Foucault’nun, Spinoza’nın, Nietzche’nin, Machiavelli’nin, Lao Tzu’nin, İbn Haldun’nun ve daha birçok filozofun düşüncelerinin arasından modernitenin yapı taşlarını açığa çıkarıyor ve kendini unutan insana kendini tekrar hatırlaması için bir işaret veriyor.

Atabay, bu işarete ise Xwebûn diyor, yani kendin olma, öze dönüş…

 

        “Ve tarihin bir anında uyandı insan. Kendi bilincine varan insan. Yasak elmayı tadan Âdem ve Havva, ağaçtan inen primat, Prometheus’tan ateşi kapan vahşi. Uyanışın bedeli cennet oldu. Böylece öğrendi insan her uyanışın, her bilginin bir bedeli olduğunu. Cehalet mutluluktu, ama belki de bilmek daha büyük bir mutluluk. Acıyla, alın teriyle kol kola gelmişse de bilgelik tercih edilirdi cehalete. Uzanıp yedi bilgelik meyvesini. Kendini bilmek isteyen Tanrı’ydı o. İyilik ve kötülüğü bildi önce. Sırtına yüklenen yük ağırdı. Çoğu zaman yeniden dönmek istedi indiği ağaca, kovulduğu cennete, cehaletin rehavetine. Ama dönüş yolunu ya keşfetmek ya da inşa etmek gerekiyordu. Dönemezdi bilmemeye. O, kendine yabancılaşmış doğaydı. Kendinde doğa yabancılaşmak, yabancılaşmış doğa ise hep dönmek istiyordu kendine. İnsanın serüvenine damgasını vuran ilk dert bu idi. İyilik ve kötülüğü, güzellik ve çirkinliği idrak etmesi için insanın kendinlik halinden çıkması gerekiyordu. Kendinin dışına çıkmış bir bakış mümkün kılabilirdi bilgeliği. Kopuş gerçekleştiğinde ise başladı yeniden buluşma çabası.”

Yayınevi : Lîs Yayınları
Sayfa Sayısı : 278
Basım Yılı : 2020
ISBN : 978-605-7535-53-5
Dil : Türkçe
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Bu ürünün fiyat bilgisi, resim, ürün açıklamalarında ve diğer konularda yetersiz gördüğünüz noktaları öneri formunu kullanarak tarafımıza iletebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için teşekkür ederiz.
Sizlerden gayet memnunum emeğinize sağlık
M... A... | 12/03/2025
Harikaydı
Serdar KÖMÜRCÜ | 22/01/2025
Gayet pratik ve hoş
Muzaffer Bora | 12/01/2025
Hızlı teslimat sağlandı .çok iyi bir şekilde bantlanmış teşekkürler. Gayet memnunum. Xwedê we bihêle .
A... Y... | 11/01/2025
&ddjmsd
RODEM ÇAÇAN | 06/01/2025
Sizi seviyorum Pırtukakurdi
Birsen KORKMAZ | 11/12/2024
Berbat
Sema Koç Soğancı | 29/11/2024
İsim yazılı kupa istedim kupada isim yok
F... D... | 09/11/2024
Alış veriş yapmak gayet kolay oldu.
Üye olmadan sipariş verebildim.
Ayrıca, kargo süreci hakkında da sistem üzerinden güncel olarak bilgilendirildim.
Memnuniyet duydum.
YUKARIDUDULLU MAH.NATO YOLU CAD.NO:182-B BEDRİ CENGİZ ÇANAKLI | 28/10/2024
Sitenizi beğendiğimi söyleyebilirim.
Nursel DOĞAN | 25/10/2024
Kendini Unutan İnsan Kendini Unutan İnsan, düşünce ve sanat aracılığıyla kesinliğe evrilen, mekanikleşen, katı duvarlar arasına hapsedilen yaşama bir itiraz niteliğinde. Kapitalist modernitenin gölgesinde kalan kadim bilgeliği yeniden aydınlığa taşıma çabası içerisinde olan Leyla Atabay, düşünce tarihinin birçok durağına uğruyor. Platon’un, Aristoteles’in, Hegel’in, Marx’ın, Foucault’nun, Spinoza’nın, Nietzche’nin, Machiavelli’nin, Lao Tzu’nin, İbn Haldun’nun ve daha birçok filozofun düşüncelerinin arasından modernitenin yapı taşlarını açığa çıkarıyor ve kendini unutan insana kendini tekrar hatırlaması için bir işaret veriyor.Atabay, bu işarete ise Xwebûn diyor, yani kendin olma, öze dönüş…         “Ve tarihin bir anında uyandı insan. Kendi bilincine varan insan. Yasak elmayı tadan Âdem ve Havva, ağaçtan inen primat, Prometheus’tan ateşi kapan vahşi. Uyanışın bedeli cennet oldu. Böylece öğrendi insan her uyanışın, her bilginin bir bedeli olduğunu. Cehalet mutluluktu, ama belki de bilmek daha büyük bir mutluluk. Acıyla, alın teriyle kol kola gelmişse de bilgelik tercih edilirdi cehalete. Uzanıp yedi bilgelik meyvesini. Kendini bilmek isteyen Tanrı’ydı o. İyilik ve kötülüğü bildi önce. Sırtına yüklenen yük ağırdı. Çoğu zaman yeniden dönmek istedi indiği ağaca, kovulduğu cennete, cehaletin rehavetine. Ama dönüş yolunu ya keşfetmek ya da inşa etmek gerekiyordu. Dönemezdi bilmemeye. O, kendine yabancılaşmış doğaydı. Kendinde doğa yabancılaşmak, yabancılaşmış doğa ise hep dönmek istiyordu kendine. İnsanın serüvenine damgasını vuran ilk dert bu idi. İyilik ve kötülüğü, güzellik ve çirkinliği idrak etmesi için insanın kendinlik halinden çıkması gerekiyordu. Kendinin dışına çıkmış bir bakış mümkün kılabilirdi bilgeliği. Kopuş gerçekleştiğinde ise başladı yeniden buluşma çabası.” LS0474
Kendini Unutan İnsan

Tavsiye Et

*
*
*
IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.