
Eylül
Evvela günes, o cehennem günesi degil, o siyah dumanli, insanin belini büken günes degil, kiz gibi saf ve taze bir günes gelip odalari aydinlatiyor, ‘Uyaniniz’ diyordu; sabaha kadar deniz insana mahrem ve sen bir ninni söylüyor, bazen tehevvür ederek gürlüyor, köpürüyor, fakat ekseriya böyle sakin bir kuzu gibi melul ve uslu... Suat her gün bu günesle beraber uyaniyor, siçrayip camlari açiyordu, o zaman içeri sabah, hayat, nese, bâhusus gençlik, her sey sade bu günesle, sade denizin sesleriyle, bütün bunlar odalarina ve kalplerine hücum ediyordu; insani gelip böyle koklayarak isitan, denizin taravetiyle serin bir hararet veren günesle yikaniyorlardi...
Eylül’de doga ve çevre arasindaki etkilesimin hikâyeye katkisini saglayan sadece tasvir ustaligi degil, tasvirlerin romansal gerçekligin içinden yapilabilmis olmasidir. Bu açidan Eylül Osmanli-Türk edebiyatinin “ilk psikolojik romani” olarak gösterilir. Fransiz romantizminden etkilenen Mehmet Rauf trajik bir ask hikâyesini, kisilerin iç bunalimlarini, çatismalarini, duygusal yogunluklarini büyük bir dil zenginligiyle ortaya koyarken insan ruhunu etkileyen dogayi ve mekânlari da siirsel bir güzellikle betimler. Isiltili yaz günlerinin bitiminde, sonbahar mevsiminde, yani Eylül’de cereyan edecek trajik olayin okurda yaratacagi hüznü, yaz ve sonbahar karsitligiyla derinlestirir. Mevsim geçisleriyle geçip giden bir ask, yakalanmisken kaçip giden mutluluk...
(Tanitim Bülteninden)
Hamur Tipi : 2. Hamur
Ebat : 13 x 19,5
Ilk Baski Yili : 2017
Baski Sayisi : 1. Basim
Sayfa Sayisi : 320
Yayınevi | : | Ayrıntı Yayınları |
Sayfa Sayısı | : | 320 |
Basım Yılı | : | 2017 |
ISBN | : | 9786053142379 |
Dil | : | Türkçe |